23 Ekim 2014 Perşembe

Yemek ve Moda

Kadınların aktif internet kullanmasıyla birlikte, bir çok site onların ihtiyaçlarına cevap verebilmek için çalışmalar yapmaya başladı. Yaklaşık 1,5 ay önce kurulmuş olan Yemek ve Moda siteside bayanların bu taleplerine karşılayacak bilgi, tecrübe ve donanımla kollarını sıvayarak aramıza katılmış bulunuyor.
Her gün güncellenerek yenilenen denenmiş yemek tarifleri, kolay anlaşılır ve aşama aşama resimli olarak anlatılıp; meraklılarının bütün sorularına yanıt veriyor. Zengin Türk mutfağının yemek ve tatlıları bütün büyüleyiciliğiyle karşımıza çıkıyor. Sitenin olumlu yönlerinden biride okuyuculardan gelen yemek tarifleriyle yelpazelerini genişletmeleri ve bu sayede onlarla yakın iletişime geçmeleri olmuş. ''Bu gün ne pişirsem '' kabusu bayanlar için bu sayede yok olacakmış gibi görünüyor.
Bunun yanı sıra site; size modanın trend konularını akıcı makalelerle yakalama imkanı veriyor. Senenin moda renkleri, trend kombin seçenekleri, ve dikkat edilmesi gereken püf noktalarıyla giyinmek artık daha kolay. Giyimin yanı sıra, günün hit dekorasyon ürünleri ve benzeri her konuyu makaleler arasında yakalamak mümkün olacak.

Kendilerini oldukça parlak günler bekleyen siteye ilerleyen çalışmalarında başarılar diliyoruz.

 

18 Ekim 2014 Cumartesi

Erişilmesi En Zor Yerlerin Hijyeni için 7'li Püskürtme Sistemli Domestos

Temizlik ve düzen konusunda ne istediğini bilen, tertipli ve özenli bir ev hanımı olduğumu söyleyebilirim. Atalarımızın "Alet işler el övünür" sözündeki gibi, temizlikte de istenilen sonucun etkili ve kısa sürede alınması için, öncelikle doğru ürünlerin kullanılması, bence en önemli noktalardan biri...
Bu uğurda eskiden çocukluğumuzda, annelerimizin hijyen sağlamak için sık sık kullanmak zorunda kaldığı çamaşır sularının o ağır kokusunu düşündükçe, şu anda aslında ne kadar şanslı olduğumuza bir kere daha anlıyorum.. Eski çamaşır suları gibi kokmayan, Domestos’un deterjan katkılı ultra yoğun çamaşır suyu, temizliğe harcanan zamandan da tasarruf sağlayarak, bu işi çok daha keyifli hale getiriyor.
Özellikle tuvalet temizliğinin ne kadar önemli olduğunu, özenli hanımlarımız iyi bilirler. Örneğin; klozetlerin ulaşılması güç yerlerine, ne kadar uğraşsanız da kolay kolay müdahale edemezsiniz. Şimdi görüyorum ki işin uzmanı Domestos, yine bir ilke imza atarak "Domestos 7'li Püskürtme Sistemi" diye bir ürün çıkarmış. Özel olarak tasarlanan kapak dizaynıyla, tazyikli şekilde 7 ayrı delikten kolayca geniş bir alana yayılan ürün sayesinde, erişilmesi en zor olan yerlere bile zahmetsizce ulaşıp, oradaki mikropları da öldürüyor.
"Yaz Güneş" ve "Fırtına Gücü" adlı iki farklı koku alternatifi de sunan, özel tasarım kapaklı Domestos 7'li Püskürtme Sistemli bu hijyen sağlayan ürün sayesinde, klozet ve duvar gibi dikey yüzeylerde gizlenen mikroplara, artık buralarda barınma şansı bırakmıyor.
İçerik: www.usengecsef.blogspot.com
Bir boomads advertorial içeriğidir.

1 Eylül 2014 Pazartesi

ÇÖREKOTLU KURABİYE

Yine uzun bir ara oldu biliyorum. Malesef bir müddet daha devam edecek. Facebook takipçilerim biliyorlar aslında sebebini, ve beni affediyorlardır umarım. Çok yoğun günleri geride bıraktım evet ama yine yoğun yorucu günler bekliyor beni. Almış olduğumuz evimizin teslimi uzadı ve ben bu uzun tatilde bütün işlerimi bitirip rahatlamayı düşünürken bir yandan çalışıp bir yandan da evimle ilgileneceğim. Bu arada pek bloğumla ilgilenemeyeceğim için sizlerden şimdiden özür dilerim. Büyük ihtimalle kurban bayramından sonra kaldığımız yerden devam edeceğiz. Aklımda bir sürü tarif var:) Ama şimdi benim yamadığım kına menümden bir tarifi paylaşacağım. Hamuru tam ölçü yapıp yarısını dondurucuya atabileceğiniz bir hamur bu. Tadı biraz tatlı biraz tuzlu. Tam pastane işi yani. Son bir şey daha; tarifi ben yapmadığım için cup ölçülerini veremiyorum şimdilik. İlk fırsatta ekleyeceğim ama.

MALZEMELER
1 paket margarin(Hamur işi için olanlardan)
1 ajda bardak sıvı yağ
1 yumurta akı
2 tepeleme yemek kaşığı çörekotu
3 tepeleme yemek kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı silme tuz
1 paket kabartma tozu
1/2 tatlı kaşığı vanilya extrat
6 su bardağı un
Üzerine: 1 adet yumurta sarısı
Un ve kabartma tozu hariç tüm malzemeleri derin bir kapta karıştıralım.
4 su bardağı un ile kabarma tozunu iyice karıştırıp sıvı karışıma ekleyip yoğurmaya başlayalım.
Kalan unu bir yandan yoğurmaya devam ederek azar azar ilave edelim.
Yumuşak, ele yapışmayan, kulak memesi kıvamında bir hamur elde edelim.
Hamurda parçalar kopartıp kalın rulolar yapalım. Ruloların üzerine elimizle bastırıp, yassılaştırıp, verev olarak üç parmak aralıkla dilimleyip, yağlı kağıt serili fırın tepsisine aralıklı olarak dizelim.
Hamurumuzda kabartma tozu olduğu için hamurlar pişme esnasında bir miktar kabaracaklar.
Hamurların üzerine yumurta sarısını da sürelim.
Önceden ısıtılmış 175 derece fırında hamurların üzeri kızarana dek pişirelim ve soğutma telinde soğutalım.
Afiyet olsun.

22 Temmuz 2014 Salı

YALANCI İŞKEMBE

Benim gibi işkembe ve benzeri çorbaları içemeyenlere öncelikle söyleyeyim. Adı yalancı işkembe ama işkembenin yakınından bile geçmiyor aslında bu çorba. Adı değil ama görüntüsü andırdığı için verilmiş bir isim olsa gerek. Meyaneli çorbaları çok sevdiğim için adına değil tadına takıldım ben...
Ramazan sofralarına gayet yakışacak bir tavuk suyu çorba alternatifi arıyorsanız bu çorba size göre.
Kolay gelsin, deneyip yapacaklara...
MALZEMELER
Meyanesi için;
1 yumurta sarısı
1 tepeleme kaşık un
1 limonun suyu
Su
Çorba için;
2 lt kaynamış su
2 su bardağı tavuk suyu
1/2 çay bardağı tel şehriye
2 adet haşlanıp didilmiş tavuk göğsü

Tüm meyane malzemelerini bir kasede karıştırıp çırpalım. Su ile kalın olan meyaneyi açalım.
Tavuk suyunu ve suyu derin bir tencereye alalım.
Ocağın altını açalım tencereyi alalım.
Çorbanın suyunu kaynatmaya başlayalım.
Kaynayan çorba suyunun altını kısalım ve içinden bir kepçe meyaneye ekleyelim. Böylece meyaneyi hafif ısıtalım. Bu şekilde ısınan yumurta çorbaya eklenirken kesilmeyecek ve daha pürüzsüz bir çorbamız olacak. Ilıyan meyaneyi çorbaya yavaş yavaş bir yandan da karıştırmaya devam ederek yedirelim.
Şehriyeyi ilave edip çorbanın altını açalım ve karıştırarak hem şehriyeleri pişirelim hem de çorbayı kaynatalım.
Kaynayan çorbaya tavuk parçalarını da ekleyip biraz daha karıştırıp tüm malzemelerin birbirine özlenmesini sağlayalım.
Bu aşamada arzuya göre bolca nane ekleyip çorba kıvam alınca altını kapatalım.
Sıcak servis edelim.
Afiyet olsun.

16 Temmuz 2014 Çarşamba

Dimes Limonata, Taze Sıkılmış Limondan Ev Usulü Limonata

DİMES, ev ev ziyaret ettiği tüketicilerden aldığı tarifler doğrultusunda taze sıkma limondan ev usulü limonatayı yarattı…


Türkiye meyve suyu pazarının yerli lideri DİMES, sıcakların bastırdığı yaz günlerinde, “Taze Sıkma Limonata”yı, cam şişeden sonra şimdi de yeni ve sağlıklı pet şişede limonata tutkunlarının beğenisine sundu.




DİMES,  yola gerçek ev usulü limonata yapmak için çıktı ve ev ziyaretlerinde tüketicilerden alınan tarifler doğrultusunda DİMES Limonata reçetesini yazdı. Lezzeti ve doğallığı tarifinde gizli olan DİMES Limonata; piyasadaki diğer ürünlerden farklı olarak limon konsantresinden değil, taze sıkılmış limon suyundan üretiliyor. İçinde hiçbir koruyucu katkı maddesi içermiyor. Üstelik evde babaannelerimizin yaptığı gibi limon kabuğunda dinlendiriliyor.


Farkına ve bu farktan gelen lezzetine güvenen Dimes, ‘’Limonata Böyle Olur ‘’ sloganı ile iddiasını vurguluyor.


Dimes Limonata pazardaki rakiplerinden farklılaştığını ve Türkiye’de tek olduğunu yeni TV reklamında bu sloganı ile iddialı bir şekilde anlatıyor.


Keyfe, doğallığa ve lezzete vurgu yapan Dimes Limonata filminin çok keyifli bir videosu ve jingle’ı var.


Dimes Limonata’nın lezzetine ağaçta, sahilde, iş çıkışında deliren insanları görmek için Dimes Limonata Keyfi reklamını aşağıdan izleyebilirsiniz.






Bir boomads advertorial içeriğidir.

28 Haziran 2014 Cumartesi

ENGİNARLI KÖFTE

Sebzeli köfte yemekleri hep renklerinin çokluğu ile beni cezbetmiştir. Bu günde Ramazanın ilk günü olması sebebiyle değişik bir tat arayışına girdim yine. Evdeki konserve enginar elime geçince internette Google amcama bir danıştım. Etli enginar olur mu diye. O kadar çok tarif vardı ki şaşırdım. Etin sebzeme yakıştığını öğrenince içim daha bir rahat olarak yaptım yemeğimi. Sonuç mu? İnanın bilmiyorum. Akşama hep beraber öğreneceğiz. Sonucu sizlerlede paylaşmayı unutmayacağım elbette:))).
Sebzeleri siz dilediğinizce çeşitlendirebilirsiniz. ben kendimce en yakışanları bir araya getirdim. Dilerseniz patates de ekleyebilirsin iz. Ben bu gün daha önce sizlerle paylaştığım bir patates tarifini yaptığım için ilave etmedim.
Deneyeceklere şimdiden afiyet olsun.
Hayırlı Ramazanlar..
Malzemeler
400 gram kıyma
1 adet soğan
1 çorba kaşığı galeta unu
4-5 dal maydanoz
Tuz, karabiber, kimyon
3 adet havuç
2-3 adet taze sarımsak
10-12 adet arpacık soğan
 
2 adet kapya biberi
5 adet enginar
1 su bardağı bezelye
Yarım çay bardağı sıvıyağ
2 su bardağı su

1 yemek kaşığı biber salçası
Kıymayı geniş bir kaba alalım. Üzerine rendelenmiş soğan, galeta unu, kıyılmış maydanoz, karabiber, kimyon ve tuz ilave edip yoğuralım. Hazırladığımız harçtan köfteler hazırlayıp kenara ayıralım.
Diğer taraftan, havuçları temizleyip uzunlamasına dörde bölelim ve 3-4 cm uzunluğunda doğrayalım.
Sarımsakları temizleyip küp doğrayalım.
Arpacık soğanları temizleyelim.
Enginarları üçgen parçalar halinde doğrayalım.
Biberi de halka doğrayalım.
Sıvıyağı kızdırıp arpacık soğan, biber,  havuç ve bezelyeyi ilave edelim. Sebzeler yarı yarıya yumuşadığında enginarı ekleyelim. Birkaç dakika kavurup suyunu ilave edelim. Tuzunu e baharatlarını ekleyelim. Enginarlar yumuşamaya başlayınca ocaktan alalım.
Hazırladığımız köfteleri bir fırın tepsisine dizelim.
Aralarına da sebzeli karışımı serpiştirelim. Üzerine salçalı su gezdirip önceden ısıtılmış 180 derece fırında köfteler pişene kadar pişirip sıcak olarak servis edelim.
Afiyet olsun..

21 Haziran 2014 Cumartesi

ÇİLEKLİ PARFE

 
 Bloglara yaz geldi:)))
Soğuk tatlılar yine baş tacı. Bende elmalı dan sonra çileklisinide yaptım. Sizin içi. Benim için. evdekiler için:)))))
MALZEMELER
500 gr çilek
1 paket krem şanti
1 çay bardağı krema
1 çay bardağı iri kıyılmış ceviz
1 çay bardağı damla çikolata
1/2 su bardağı toz seker
1 su bardağı soğuk süt
 
Yıkadığımız çilekleri küçük küpler şeklinde doğrayalım.
Bir çukur kabın içinde krem şanti ve sütü çırpalım. Başka bir kabın içinde şeker ve kremayı 4-5 dakika çırpalım.
Kremşantiyi, çilekleri ve krema şeker karışımını karıştırıp arzuya göre damla çikolata ve cevizleri ilave edelim.
Eğer varsa silikon bir kalıba yok ise daha önce elmalı parafede anlattığım şekilde kalıbımızı hazırlayalım.
Kalıbın tabanı pastamızın tavanı olacağı için en üstte görünmesini istediğimiz malzemeleri ve görünmesini istediğimiz şekilde kalıba dizelim.
Karışımımızın yarısını döküp yayalım. Kedidillerini (Arzu ederseniz rondodan geçirilmiş kakaolu bisküvide çok yakışır) süt ile ıslatıp şantili karışımın üzerine dizelim.
Kedidillerinin üzerine çok az kaplayacak kadar şanti sürüp çilek, ceviz ve çikolatadan arzuya göre serpiştirelim.
Kalan şantiyi de döküp eğer kalıba streç folyo sermiş isek onu kapatalım. Silikon kalıp kullanmış isek bir parça streç ile şantinin üzerini kapatalım.
Kalıbı iki saat buzdolabında tutalım ki kedidilleri malzemeyi içine çekip yumuşasın.
Ardında derin dondurucuda kaldıralım ve bir gece bekletip ertesi gün servis edelim. (Arzuya göre 1çay bardağı pudra şekerini ve 8-10 çilek ile blenderden geçirip parfe ile servis edilebilir. )

 

4 Haziran 2014 Çarşamba

FIRINDA BAHARATLI PATATES KIZARTMASI

En sağlıklı patates kızartması tarifini veriyorum size. İster kahvaltıya yapın çocukları sevindirin, isterseniz de garnitür olarak yemeklerin yanına. Akşam işlerinizi bitirip şöyle bir balkon sefası yaparken bira eşliğinde de nefis olur.
Kızartmanın ocağınızda ve tavanızda oluşturacağı bulaşık külfetinden de kurtulmuş olacağınızı hatırlatmama gerek yok sanırım:)
Tarif için "Umut Sepetim" e teşekkürler. Ben kendi yorumumu katmayı ihmal etmedim tabiki. Pazardan aldığım taze kekikler ile de ayrı bir lezzetli oldular:)
MALZEMELER
5 adet patates
1/3 cup sızma zeytinyağı
Deniz tuzu
Taze kekik
Taze biberiye
Karabiber taneleri
Pul biber
Fırın tepsisine yağlı kağıt yerleştirelim.
Patateslerin kabuklarını soyup, mümkün olduğunca ince bir şekilde dilimleyelim ve patatesin bütünlüğünü bozmadan fırın tepsisine yerleştirelim.
Tüm patatesleri yerleştirdikten sonra,üzerine baharatlarını serpiştirip zeytinyağını üzerine gezdirelim.
Önceden ısıtılmış 220 derecede patatesleri kızarana kadar pişirelim.
Afiyet olsun...

1 Haziran 2014 Pazar

SULTANİ (YAPRAK) BEZELYE KAVURMASI

Bezelye mevsimi geldi geçiyor. Bir iki hafta sonra pazarda bulmak hayli zorlaşacak. Daha önce sizlere mısır unlu kızartmasını paylaşmıştım. Bu günde yine yöremin lezzeti sultani bezelyenin kavurmasını yaptım.  Taze sarımsak yaprakları ile lezzeti bir kat daha arttı. Tarif sevgili arkadaşım Tüli'den. Daha doğrusu annesinden. Teşekkürler bu güzel tarif için.
MALZEMELER
Yarım kilo sultani bezelye
4-5 dal dereotu
1 adet kuru soğan
1 adet taze sarımsağın yeşil dalı
Zeytinyağı, tuz,karabiber

Bezelyeyi ayıklayıp temizledikten sonra yıkayıp süzelim. Buharda yada çok az su ile haşlayalım. Bezelyeler diriliğini henüz kaybetmiş iken haşlama işini sonlandıralım ve süzelim.
Soğanı tavla zarı doğrayalım.
Sarımsağı ince ince kıyalım.
Yemeği pişireceğimiz tencereyi ocağa alıp soğan ve sarımsağı zeytin yağında kavuralım.
Ardından karabiberi ilave edip bir iki çevirip bezelyeleri ilave edelim.
Yemeği ara sıra karıştırarak kavuralım. Pişen yemeğimize kıydığımız dere otunu ilave edip altını kapatalım.
Ilık olarak servis edelim.

 

25 Mayıs 2014 Pazar

ELMALI PARFE

Elma ile kedi dilinin muhteşem uyumu...
İlk defa liseye giderken yapmıştım parfeyi. O zaman şantinin içine aklımıza ne geldiyse ekleyip dondurup yemiş idik. Pek bir sevilince uzun bir süre sürekli yapmıştık. Bugün elmalı bir parfe tarifim var sizler için.
Parfe kişinin damak tadına göre zenginleştirebileceği son derece lezzetli bir tatlı. Yaz günlerinde ayrı bir güzel gider...Deneyenler bilir.....
MALZEMELER
3 cup (rendelenmiş)elma
1/3 cup (75 gr.)şeker
3 tbsp (taze) limon suyu
1 tbsp(tepeleme) mısır unu
3 tbsp Su
1/3 cup (iri kırılmış) Ceviz
1 Adet Limon'un (ince rendelenmiş)kabuğu
1 Paket Sade Krem Şanti
1 Su Bardağı (200 ml.)süt
8-10 Adet Kedi Dili Bisküvi

Elmaların kabuklarını soyup, rendeleyelim.
Kararmasına izin vermeden, şeker, limon suyu, mısır unu ve su ile birlikte, orta ateşte elmalar yumuşayıncaya kadar, karıştırarak pişirelim. Karışımı bir kaseye aktaralım ve iyice soğuyuncaya kadar bekleyelim.
1 Su bardağı soğuk süt ile krem şantiyi hazırlayalım.
Krem şantinin içine, ceviz, limon kabuğu rendesi ve elmalı harcı ilave edelim ve iyice karıştıralım.
Baton kek kalıbımızı streç folyo ile kaplayalım ve uçlarını kalıbın kenarlarından 5-6 cm kadar sarkıtalım.
Krem şantili harcın yarısını tabana yayalım.
Üzerine kedi dillerini süt ile ıslatarak dizelim.
Kalan şantiyi de kedi dillerinin üzerine yayalım.
En son kalan kedi dilleri ile yine ıslatarak pastanın tabanını yapalım.
Bu pasta ters çevrilip ikram edileceği için tersten bir diziliş gerekiyor.
Kenarlardan sarkan streç ile kedi dillerinin üzerini kapatalım ve 1 saat buz dolabında (kedi dillerinin iyice yumuşaması için) bekletip derin dondurucuya kaldıralım. Bir gece de burada bekletip ikram edelim.
Afiyet olsun.

4 Mayıs 2014 Pazar

KADAYIFTAN KOZALAK

Sevgili cafe portakal da görmüştüm ilk defa. Hatta o ayki tuz biber sayısının kapağı oldu bu tatlı.
Benimde tekrar aklıma düştü tabi ki:)
Şeklinde bir değişiklik yaptım sadece.
Bizim çocuklar Kozalak Pastayı pek sevdi. Bende kirpi kadayıfı kozalak şeklinde yaparak sevdikleri şekilde sunmak istedim onlara.
MALZEMELER
1 cup kadar yaş tel kadayıf

80 gr sütlü veya bitter çikolata.

Tel kadayıfları bir tavada (veya fırının ızgara kısmında 150 dereceye getirip) sık sık karıştırmak suretiyle kavuralım.
Kadayıflar çok çabuk kızaracağı için başından ayrılmadan sık çevirmek önemli.
Çikolatayı parçalara ayırıp benmari usulü eritelim.
Kızarmış tel kadayıfları içine ekleyip her tarafı çikolataya bulanana dek karıştıralım.
Karışımdan tatlı kasığıyla dolu dolu alıp, yağlı kağıt serilmiş tepsiye dökelim.
Daha sonra buzdolabına koyup donana dek bekleyelim.
Bu şekilde uzun süre erimeden dayanabiliyorlar.
Bayram öncesi duyurulur.
Afiyet olsun.

3 Mayıs 2014 Cumartesi

ÇİN (PİRİNÇ) SALATASI

Bilmeyen yoktur bu salatayı. Günün menülerinin baştacı bir salatadır. Benim de kendime özel bir tarifim var tabi ki. Eğer bu salatayı ilk kez deneyecekseniz tarifi birebir uygulamanızı kesinlikle öneririm. Zira pek bir değişikliğe ihtiyacı yok bu salatanın.
Malzemesinin bolluğuyla göz dolduran, görüntüsü kadar tadı da harika olan bir salatanın sunumunda değişiklikler yapılabilir elbet. Tek kişilik kaselere konup ters çevrilerek de sunulabilir mesela :)
MALZEMELER
1 su bardağı baldo pirinç
1/3 çay bardağı riviera
1 limon suyu
Kornişon turşu
Konserve mısır
Havuç
Arzuya göre haşlanmış bezelye(Ben kullanmadım)
Dereotu ve maydanoz
Tuz

Havucu çok minik küpler halinde doğrayalım.
Pirinci temizleyip yıkadıktan sonra üzerine bol tuz serpip sıcak su dökelim. Bu şekilde 30 dakika dinlendirelim.
Ardından soğuk su ile yıkayıp süzelim. Suyunun süzülmesi için 15-20 dakika bekletelim.
Pilav tenceresine  rivierayı alıp pirinci ilave edelim. Kavurmadan 2 su bardağı sıcak su, tuz ve limon suyunu ilave edip pişirelim.
Pişen pilavın üzerine havucu serpip tencerenin kapağını kapatalım. Bir gece demlenmeye bırakalım.
Havuçlar bu şekilde çok hafif buharda pişiyor ve diriliğini kaybetmiyor :)
Ertesi gün kornişonları da küp doğrayalım.
Maydanoz ve dereotunu incecik kıyalım.
Tüm malzemeleri pilava ekleyelim.
Gerekirse tuz ve sızma ilave edip servis edelim.
Afiyet olsun.



2 Mayıs 2014 Cuma

ENGİNARLI PİLAV

Uzun zamandır tariflerim bekliyor. Ya çok yorgun oluyorum yada çok meşgul. Biliyorum bunlar bahane değil... Ama bahar yorgunluğuna uzun zamandır aksattığım spor da eklenince inanın elim bir türlü klavyeye gitmedi:(
Neyse ki kendimi affettireceğim. Bidolu tarifim var ve sırayla hepsini yayınlayacağım. Bugün önceliği sezonunun açılmış olması nedeniyle enginara verdim. Yanında da çok güzel bir fava tarifim var. Ben buralarda maalesef konservesi ile idare ediyorum. Eğer siz ulaşabilen şanslılardan iseniz ne mutlu size:)))
MALZEMELER
2 su bardağı baldo pirinç
2 adet orta boy kuru soğan
4-5 dal taze soğan
3 su bardağı sıcak su (et ya da tavuk suyu da kullanılabilir)
1 tatlı kaşığı tuz, karabiber
3-4 adet konserve enginar(bulabilirseniz tazesi daha da güzel olur)
1 adet  orta boy havuç
1 adet limonun suyu
2 adet kesmeşeker
1 demet dereotu
1/3 su bardağı zeytinyağı.
 
Pirinci temizleyip yıkayalım. İçine bolca tuz ilave edip kaynar su döküp bir kenarda 30-40 dakika kadar bekletelim.
Taze soğanların sadece yeşil kısımlarını alıp incecik doğrayalım.
Konserve ya da taze enginarları kuşbaşı  dilimleyelim.
Kuru soğanı yemeklik incecik doğrayalım.
Havucu soyup yıkayalım ve tavla zarı formunda küp doğrayalım.
Pilavı yapacağımız yayvan tencereye zeytinyağını alıp kızdıralım. Hafifçe kızan yağa incecik yemeklik doğranmış kuru soğanları ve havucu aktarıp karıştırarak 2-3 dakika kadar kavuralım.
Yıkayıp süzdüğümüz pirinci de ilave edip 4-5 dakika daha kavuralım. Üzerine sıcak suyu aktarıp tuz, şeker ve karabiberi serpiştirdikten sonra orta ısılı ateşte, kaynayıncaya kadar pişirelim.
Su kaynamaya başlayınca enginarları ve yeşil soğanı ilave edip karıştıralım. Limon suyunu da ilave edip ocağın altını kısalım.
Pilavı kısık ateşte pirinç suyunu iyice çekinceye kadar pişirelim.
Suyunu iyice çeken pilavı ocaktan alalım. Tencerenin kapağını açıp üzerine incecik kıyılmış dereotu serpiştirelim ve üzerinden hafifçe karıştıralım. Üzerine kağıt havlu örttükten sonra tencerenin kapağını tekrar kapatarak en az 30 dakika demlendirelim.
Servisten önce pilavı karıştıralım.
Afiyet olsun.
Enginarın yanına en çok Fava yakışır..
Tarif için Tık Tık..
Tarifi harfiyen uyguladıktan sonra servis edeceğimiz tabağa alıp kaşık ile ara ara delikler açıp sızma zeytin yağını üzerine gezdirip dere otu ile süsleyelim.

16 Nisan 2014 Çarşamba

SÜT DİLİMİ

SÜT DİLİMİ ve "Ben çikolata sevmem..."
Çocuk dediğin çok ilginçtir..
Bugün sevdiğinden yarın nefret eder.
Yarın, nefret ettiği birşeyi hapur hupur yer.
O an işine gelmiyor ise, o bayıla bayıla yediğini ağzına sokamazsınız.
Velhasıl memnun etmek pek bir güçtür.
Bir süredir bizim ufaklığa nöbetleşe bakıyoruz ailecek. Mazeretlerin her türlüsünü öğrendim. Ve yemeyecekse, yemeyeceğini de.
Her şey onun paşa gönlüne bağlı. Hele anne özlemi had safhaya vardığında mızmızlık o raddeye geldi ki, günde üç posta soksan itiraz etmeyeceği o çok sevdiği banyo bile kabus oldu.
Bu kadar şeyi niye mi yazdım? Bunca huysuzluğa rağmen bu tada o da hayır diyemedi de ondan...
İspatı da işte gördüğünüz gibi fotoğraflandı.
Tarif belki biraz zahmetli gelebilir. Ama o minik elleri memnun etmek.... Gerçekten yorgunluğa değer.
Tamam kabul ediyorum ilk denemede iki eşit kek yapamamış olabilirim.
Ama tadı hazırını aratmadı inanın.
Bu arada önümüz Çocuk Bayramı. Benden söylemesi...
MALZEMELER
3 adet yumurta
1  cup pudra şekeri
1 cup sıvı yağ
1 cup yoğurt
1 paket(80 gr bitter çikolata)
1 cup un
2 yemek kaşığı vanilya özütü
1 paket kabartma tozu
Kreması İçin;
2 kutu krema (400 ml)
2 paket toz şanti
1,5 çorba kaşığı bal
1 çay kaşığı limon suyu
Krema için tüm malzemeleri karıştırma kabına alıp katılaşana dek çırpıp buzdolabında 1 saat bekletelim.
Yumurta ve pudra şekerini köpürene kadar yaklaşık 5 dk. çırpalım.
Ardından sırası ile yoğurt, benmari eritilmiş çikolata, vanilya özütünü ilave edip karıştırmaya devam edelm.
Son olarak un ve kabartma tozunu da ekleyip yedirelim.
Fırını 200 dereceye ayarlayıp ısıtmaya başlayalım.
İki eşit fırın tepsisini (Ben büyük boy dikdörtgen borcamı kullandım) yağlı kağıt ile kaplayalım.
Kek hamurunu bu iki tepsiye eşit olarak paylaştırıp bir kaşık yardımı ile yayalım.
Her bir keki yaklaşık 10 dakika pişirelim. Kekin çok fazla kabarmaması için arasıra fırın kapağını açalım.
Fırından çıkan tepsileri 2-3 dakika soğutup başka bir yağlı kağıt üzerine ters çevirelim ve elimizle sıvazlama hareketi yapıp tüm keke hafif dokunuşlar yapalım. Böylece kek yağlı kağıttan daha kolay ayrılacak. Keki çok fazla soğutmadan hemen yağlı kağıttan ayıralım. Yağlı kağıdı tekrar üzerine yerleştirelim ki kurumasın.
Diğer keki de aynı şekilde pişirip yağlı kağıttan ayırdıktan sonra tekrar pişirdiğimiz borcama alalım.
Üzerine kremamızı yayalım ve diğer keki kremanın üzerine dikkatlice kapatalım.
Üzerini streçleyip buzdolabında bir gece dinlendirip dilimleyerek servis edelim.
Kalan süt dilimlerini ben kapaklı bir borcamda buzdolabında muhafaza ettim böylece kurumadan yumuşacık kaldılar.
Afiyet olsun...

30 Mart 2014 Pazar

YEŞİL MERCİMEK SALATASI

Çok güzel bir salata var bugün yine. Bu tarz salataları çok seviyorum. Misafir sofralarını zenginleştirmede kurtarıcı tarifler olarak düşünüyorum.
Evden bana bulgur pilavı isteği gelince pilav yerine altenatif olarak bu salatayla evdekilere bir sürpriz yapayım dedim. İyiki de yapmışım. Bayağı beğenildi çünkü. Gerçi bu malzemelerin biraraya gelmiş haline kim hayır der ki?
Tarif çoook eskilerden defterime yazılmış. Daha doğrusu "SALATA BAR" projem için ayrı tuttuğum ajandama :)
MALZEMELER 
1 su bardağı yeşil mercimek
1 su bardağı kalın pilavlık bulgur
2 adet sivri biber
2 adet közlenmiş kapya biberi
1/2 demet maydanoz
1/2 demet dereotu
2 adet büyük boy havuç
5-6 dal taze soğan( 200 gr) haşlanmış mısır
Kornişon ve acı biber turşusu
1 adet limon suyu, nar ekşisi, balsamik sirke
Zeytinyağı
Tuz

         Yeşil mercimeği yıkayalım ve ılık su ekleyerek 1 saat bekletelim. Suyu süzüp bol su ile yıkayıp hafif diri kalacak şekilde haşlayalım.
Bulguru yıkayalım ve 1 bardaktan biraz fazla su ve birkaç damla sıvıyağ ekleyerek haşlayalım. Suyunu çekince soğuması için bir kenarda bekletelim.
Havucu küp doğrayıp hafif diri kalacak şekilde 5 dakika haşlayalım ve suyunu süzelim. Yine soğumaya bırakalım.
Sivri biber, köz kırmızıbiber, maydanoz, dereotu, taze soğan ve turşuları doğrayalım.
Bütün malzemeleri karıştırırarak nar ekşisi, limon ve yağ ekleyelim.
Afiyet olsun.

BADEM BROWNİE KURABİYE

Evet yanlış okumadınız badem brownie kurabiye. Nasıl fikir amaaaa:) Badem kurabiyenin şeklini aldım kakaolu kurabiyeye uyguladımmmmm üzerinede şekerli süt işte bu kadar basit.. Hadi sizde deneyin bence.
Haa tadına gelince tepsiyi bitirmeden mutfaktan kendimi zor attım desem:) Yeterince açıklayıcı olur mu acaba:))

MALZEMELER
125 gr oda sıcaklığında tereyağ
2 yumurta
1/2 cup sıvıyağ
1/3 cup şeker
6-7 tbsp kakao
1/4 tsp vanilya extrat
1 paket kabartma tozu
3 cup un
ÜZERİNE
1 cup süt
1/3 cup şeker
SÜSLEMEK İÇİN hindistan cevizi/Antep fıstığı


Fırını 170 derecede fanlı olarak ısıtmaya başlayalım.
Sütü hafif ısıtıp şekeri ekleyelim. Şeker eridikten sonra soğuması için bir kenara ayıralım.
Karıştırma kabına un hariç tüm malzemeleri alıp karıştıralım. Unu azar azar ekleyerek yoğuralım. Hamur kaptan ayrılıp toparlanınca yoğurma işini sonlandıralım. Kulak memesi kıvamında bir hamurumuz olmalı.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartıp önce yuvarlayıp ardında ileri geri hareketler ile hamura elips şeklini verip üzerine hafifce bastıralım. Arallıklı olarak yağlı kağıt kaplı fırın tepsisine dizelim.
Tepsiyi fırına verip kurabiyeleri 16 dakika pişirelim.
Pişen kurabiyeleri sıcak iken ayrı bir fırın kabına vakit kaybetmeden bir spatula yardımı ile alıp üzerine soğuk şekerli sütü gezdirelim.
Kurabiyeler sütü tamamen çekince üzerini süsleyip servis edelim.
Afiyet olsun......

14 Mart 2014 Cuma

DIZMANA BÖREĞİ(GÖÇMEN BÖREĞİ)

Tarif mükemmel olunca ilk denemede tutturdum. Hem de ne tutturmak......
Sosa eklediğim süt dışında tarife sadık kaldım. Sütü de (belki bizim yoğurttan kaynaklanıyordur),sos bana bayağı koyu geldiği için ekledim.
Sabah kahvaltılarında mükemmel gidecek bu tarif için çok teşekkür ederim.


Tarif " Umut Sepetim" den alındı.
HAMURU İÇİN;
1 paket maya ( 10 gr.)
2 cup ılık süt
1 cup ılık su
1/3 cup sıvıyağ
1 tatlı kaşığı şeker
1 ,5 tatlı kaşığı tuz
5-6 cup un
SOSU İÇİN;
1 yumurta
3 yemek kaşığı erimiş tereyağı
5 yemek kaşığı yoğurt
4 yemek kaşığı sıvıyağ

1/4 cup süt
1 tatlı kaşığı tuz
ÜZERİNE;
Haşhaş

Yaş mayayı ılık süt, ılık su ve şeker ile kariştirip 4-5 dakika kabarması için bekletelim.
Sıvıyağı ve tuzu ilave edip karıştıralım.
Azar azar un ekleyip yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğuralım.
Yoğurduğumuz hamurun üzerini nemli bir bezle örtüp mayalanmaya bırakalım.
Oda ısısına göre yaklaşık 30-45 dakika mayalanan hamuru 4 parçaya bölelim.
Her bir parçayı uzunca rulo yapalım ve bir parmak kalınlığında kesip önceden yağladığımız borcama yerleştirelim.
Benim tavsiyem birinci tepsi pişerken ikinci tepsideki hamurlar kabaracağı için tüm hamurları aralıklı olarak yerleştirmeniz. Böylece benim pişen ilk tepsimdeki gibi hamurlar çok taşmaz.

Bir dahaki sefere iki hamuru en büyük boy borcama aralıklı olarak yerleştireceğim. Bu sefer bir büyük bir küçük oval tepsi kullandım çünkü.
Sos için, yumurtayı çırpalım ve diğer malzemeleri ekleyip iyice karıştıralım.
Hazırladığımız ve tepsiye dizdiğiniz böreklerin üzerine sosu eşit bir şekilde dökelim.

Hamurların üzerine haşhaş serpelim ve önceden ısıtılmış 200 derecede fırında üzerileri kızarana kadar 30-40 dakika pişirelim.
Afiyet olsun............. 

8 Mart 2014 Cumartesi

SULTANPARE/PORTAKALLI HAŞHAŞLI TATLI

Portakalın zamanı geçmeden mutlaka yapılması gereken bir tatlı yaptım. Bir çeşit revani-kurabiye. Bu benim yorumum tabii ki. Tarif, tadanlar tarafından çok beğenilip günün menülerine eklendi. Siz de özel günlerinizde değişik bir tat arıyorsanız tam yerine geldiniz. Bu bloğun temel prensibi değişik tatlar denemek denetmek.
Tarif için söyleyeceğim pek bir söz yok. Birebir uyguladım reçetenin çoğunu. Ama şeker miktarı fazla geldiği için biraz kıstım. Siz damak tadınıza göre ayarlayabilin diye parantez içinde orjinal miktarları da yazdım. Ben 24 adet tatlı yaptım. Daha kalabalık misafire daha küçük yuvarlaklar yapıp daha fazla sayıda tatlı sunabilirisiniz. Ben bu hali ile biri büyük biri küçük olmak üzere iki tepside pişirdim. Hamur pişerken birleşmesin diye, ama ilk tepsideki tatlılarım yine de birleşti. Bir sonrakine iki tepsiyi de büyük tutacağım. Deneyeceklere şimdiden afiyet olsun.

Tarifleri facebookdan de takip edebilirsiniz!!!!!!!!!!!!!!!!

MALZEMELER 24 adet tatlı için
1 paket margarin ( 250 gr. oda ısısında )

2 adet yumurta
1 çay kaşığı vanilya özütü (Kullanmayanlar için 1 paket vanilya)
1 paket kabartma tozu
1 cup irmik
1/2 cup pudra şekeri
3-3,5 cup un
Üzeri İçin;
1 çay bardağı haşhaş tohumu
1/2 cup süt
Yarım ceviz içi
Şerbeti İçin;
3 cup toz şeker
2 cup su
3/4 cup portakal suyu
Yarım limon suyu

Öncelikle şerbeti yapmak için şeker, su ve portakal suyunu tencereye alalım. Ocağı orta ateşe ayarlayıp şerbeti kaynatalım. Fokurdamaya başlayan şerbete limon suyunu da ilave edip 5-6 dakika daha kaynatalım ve ocaktan alarak soğumaya bırakalım.
Margarin, yumurta, vanilya özütü, rendelenmiş portakal kabuğu, irmik ve şekeri bir kapta karıştıralım.
Un ve kabartma tozunu ekleyip iyice yoğuralım.
Hamurdan parçalar kopartıp yuvarlayalım.
Önce süte ardından haşhaş tohumuna bulayıp yağlı kağıt serili tepsimize aralıklı olarak dizelim. (Hamurumuz pişerken biraz yayılıyor)
Talıla hamurlarının üzerine birer tane ceviz içi yerleştirip hafifçe bastıralım.
Önceden ısıtıp 180 dereceye ayarladığımız fırında üzeri kızarıncaya dek yaklaşık 30-35 dakika pişirelim.
Tatlılar pişince fırından tepsiyi çıkartıp 5 dakika kadar bekleyip şerbetimizi tatlıların üzerine bir kaşık ile gezdirelim ve en az 2 saat beklettikten sonra servis yapalım.